Alcatraz'dan

Salı, Nisan 29, 2014

Panter

Uykuyla besliyorum içimdeki panteri sessizlikle büyütüyorum titrek ellerimle usulca okşarken kulaklarını gizlice öfkeyi fısıldıyorum ona nehirlerin akışını daim kılan zehri acı kanı sıcak tutan öfkeyi Tanrıya bütün dünyaları yasaklayan ve insanı bütün Tanrılardan sürgün eden öfkeyi söylüyorum içimde gürleyen pantere.
Uykuyla besliyorum içimdeki panteri sessizlikle büyütüyorum kızıl bir örtüyle sararken yabanıl vücudunu büyük bir sır gibi veriyorum geceyi ona bazı gecelerin şehirlere korkuyu öğrettiğini bazılarının hayattan çok daha uzun sürdüğünü rüzgarları bile uyandırdığını kimi zaman denizleri huzursuz bıraktığını ve ölümü öğrenmemiş çocuklar gibi asla yorulmadığını gecenin anlatıyorum içimde üşüyen pantere.
Uykuyla besliyorum içimdeki panteri sessizlikle büyütüyorum karanlığımdan asla bırakmıyorum onu sesini duymadığı yüzünü görmediği adını bilmediği bütün insanlardan saklıyorum ilk iş susmayı öğretiyorum ona sonra ondan öğreniyorum gölgelerde yaşamayı zamanla ben de unutuyorum insanların dilini gergin boyunlarımızı koklayarak başlıyoruz anlaşmaya sonunda sadece kendimizi anlıyoruz panter ve ben.